Gecenin esrarı çökmüş üstüme,
Her yıldız bir damla gözyaşı sanki.
Ruhumda biriken derin düğüme,
Çözümsüz bir bilmece, sır perdesi.
Aynada silik bir çehre, kim bu?
Yıllar mı yontmuş, zaman mı bükmüş?
Her çizgi bir hikâye, bir kâbus,
Eskimiş bir levha, sır perdesi.
Karanlık dehlizlerde yankılanan ses,
Ne bir nefes, ne bir seda, ölüm mü bu?
Umutsuz bir bekleyiş, sonsuz bir heves,
Çığlık çığlığa bir suskunluk, sır perdesi.
Nereye koşar bu yorgun adımlar?
Hangi ufukta biter bu acı?
Her adımda bir hüsran, bir yara kanar,
Kayıp bir pusula, sır perdesi.